İstanbul Valiliği’nin konut sahipliğinde yapılan toplantının açılışında konuşan İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy, 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli sarsıntılarda hayatını kaybeden vatandaşlara Allah’tan rahmet ve yaralılara acil şifalar diledi.
Ersoy, her seçim periyodunda bu güvenlik uyum toplantılarını yaptıklarını lisana getirerek “Ancak onların tamamına İçişleri Bakanı Süleyman Soylu başkanlık ederdi lakin bu sefer yeniden yaşadığımız bu acı felaket nedeniyle Bakanımız sarsıntı bölgesinde ağır bir mesai içinde olduğu için toplantılarımızda ortamızda bulunamadı.” diye konuştu.
Türkiye’nin yeni yüzyılına girerken çok değerli bir seçim sürecini beklediğine dikkati çeken Ersoy, şöyle devam etti:
“İçişleri Bakanlığı olarak bugüne kadar bütün seçimlerde anlımızın akıyla misyon ifa ettik. Bugüne kadar icra ettiğimiz seçimlerden elde ettiğimiz deneyimlerimizle, birikimlerimizle bu seçimde de yeniden tıpkı itinayla, birebir uğraşla, sorumluluğumuzu yerimize getireceğini de getireceğimizden eminiz. İçişleri Bakanlığı olarak bizim buradaki durumumuz son derece açık ve nettir. Seçim halkın seçimidir. İşin siyasi manası, sonuçları Bakanlık olarak bizim misyon ve ilgi alanımızda değildir. Bizim misyonumuz vatandaşımızın özgür iradesini, sağlıklı bir halde rastgele bir aksiliğe, aksaklığa yahut güvenlik zafiyetine meydan vermeden sandığa yansıtabileceği ortamı temin etmektir.”
Bakan Yardımcısı Ersoy, seçim güvenliğini her vakit üç noktada ele aldıklarını, bunların birincisinin seçim öncesi kampanya ve propaganda periyodu olduğunu kaydetti.
İkincisinin seçim günü oy verme güvenliği olarak sıralayan Ersoy, “Üçüncüsü ise seçimden sonrası dediğimiz oyların sayımı, sonuçların, tutanakların, listelerin, bütün evrak ve oy pusulalarının ilgili yerlere sağlıklı ve seçim hukukuna uygun bir biçimde iletilmesi güvenliğidir. Oy verme gününden öncesi önlemlerimiz için de miting alanları, toplanma alanları, stant çalışmaları, broşür dağıtımı ve bu seçim devrinin ramazan ayına denk gelmesi nedeniyle iftar üzere programlardaki hassasiyetlerimizi dikkate alacağız. Ortamdaki güvenliği de tesis etmek gayesiyle bilhassa toplumsal medyada terör örgütü propagandası yahut öbür türlü provokasyonların ortaya getirilmesini ve dijital seçim çalışmalarını engellemeye yönelik siber kabahatlerin takibini yapmak gayesiyle da ilgili ünitelerimiz daima misyonları başında olacaktır.” sözlerini kullandı.
Ersoy, dikkat edecekleri en kıymetli hususun güvenlik gerekçesiyle söz özgürlüğünün önüne geçmemek olduğunu vurguladı.
Güvenliğin özgür bir tabir ve tercih ortamını sağlamak için var olduğuna değinen Ersoy, “Kampanya devrinde basına açık ve kapalı toplantılarda güvenlik önlemlerini alırken bir üçüncü göz kullanacağız. Alınan önlemleri dışarıdan izleyecek, denetim edecek üniteleri kesinlikle oluşturacağız. Ayrıyeten seçim kampanyalarında 18 yaşından küçüklerin seçim broşürü, seçim gereci, afiş vesaire dağıtmasına müsaade vermeyeceğiz. Takdir edersiniz ki bu çalışmalarda bireyler bazen çok reaksiyonlar gösterebiliyor. Gerginlikler yaşanabiliyor.” dedi.
“Seçim hukuk demektir”
Bakan Yardımcısı Ersoy, kolluk ünitelerinde misyonlu bütün işçinin müsaadelerinin bu seçimde de zarurî haller dışında kaldırılacağının altını çizerek şunları söyledi:
“Seçim günü Emniyetimiz, Jandarmamız, Kıyı Güvenliğimiz, güvenlik korucularımız ve süreksiz güvenlik korucularımızla toplam 601 bin 251 işçimiz vazifesi başında olacaktır. Bunun yanı sıra güvenlik önlemlerine yardımcı olmak maksadıyla helikopter, İHA, uçak (İKU), drone üzere bütün hava ögelerimiz, gemi ve botlarımız, muharebe araçlarımızla tekrar misyonlarına hazır bulundurulacaklardır. Jandarma istihbarat ve emniyet istihbarat ünitelerimiz bütün güvenlik kamera sistemlerimizle entegre bir halde bu süreçte yer alacaklardır. Gerek hassas kişi ve yerlerin korunması gerek güç altyapısına dair kıymet arz eden yerlerin korunması gerek kampanya periyodundaki güvenlik hususlarında gerekse mümkün provokatif hareketlere ait ilgili bütün ünitelerimiz ve işçimiz tam kapasiteyle misyonu başında olacaklardır.”
Oy kullanılan yerlerde misyon alacak personele kesinlikle hizmet içi eğitim verileceğini lisana getiren Ersoy, şu bilgileri verdi:
“Merkezde ve valiliklerimizden alınan seçim güvenlik önlemleri konusunda basınımıza daima olarak bilgilendirmeler yapılacaktır. Bilhassa seçim günü üzerinde silah bulunan bireylerin seçim sandıklarının bulunduğu binalara girişlerine müsaade verilmeyecektir. Birebir biçimde üzerinde propaganda tesiri olan rozet, amblem vesaire bulunduran bireylerin de sandık mahalline girmelerine her seçimde olduğu üzere bu seçimde de müsaade edilmeyecektir. Güvenlik kameraları ve aydınlatma konusu hassasiyet göstereceğimiz çok kıymetli bahislerden biridir.”
“11 milyon 119 bin 560 vatandaşımız sandığa gidecek”
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, devletin tüm ünitelerinin 14 Mayıs Pazar günü yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği Genel Seçimi’nin huzur ve inanç ortamında yapılabilmesi için gerekli tüm önlemleri aldığını söyledi.
Bugüne kadar ülke olarak gerçekleştirilen tüm genel ve lokal seçimlerle demokrasiyi taçlandırdıklarına dikkati çeken Yerlikaya, “İl Seçim Konseyinden 23 Ocak tarihinde alınan bilgilere nazaran, İstanbul’umuzda ülkemizdeki toplam seçmen sayısının yüzde 18,4’ü olan 11 milyon 119 bin 560 vatandaşımız 14 Mayıs günü sandığa gidecek.” diye konuştu.
Bugünkü Seçim Bölge Güvenlik toplantısının akabinde yapılacak çalışmalara da değinen Yerlikaya, şunları kaydetti:
“Bu toplantının akabinde İstanbul olarak cuma günü yapacağımız Vilayet Seçim Güvenliği Toplantısı ile kentimizin emniyet, jandarma ve kıyı güvenlik birimlerimizle, vilayet seçim güvenlik planlarını netleştirmiş olacağız. Bu planla birlikte seçim öncesi seçim günü ve seçim sonrasındaki tüm sürecin huzur ve inanç içinde gerçekleşmesi için bütün çabamızı daima birlikte göstereceğiz.”
İçişleri Bakan Yardımcısı Ersoy’un başkanlığında yapılan toplantıya, Bilecik, Bursa, Düzce, Edirne, İstanbul, Kırklareli, Kocaeli, Sakarya, Tekirdağ ve Yalova’nın valileri ile İçişleri Bakanlığı Merkez, Jandarma, Emniyet ve Kıyı Güvenlik teşkilatları yöneticileri katıldı.