Mazota peş peşe gelen zamlar şehirler arası taşımacılık yapan otobüs firmalarını yeni kararlar almaya zorluyor. Yaz aylarının başlamasına rağmen beklenen hareketliliğin görülmediği Bayrampaşa Büyük Otogarı’nda faaliyet gösteren otobüs firmalarının yöneticileri, çalışanları, şoförler dertli.
TOFED Başkanı Birol Özcan, akaryakıt fiyatlarındaki fahiş artışın kendilerini çok zorlandığını söyledi. Özcan şöyle konuştu:
“Mazota gelen zam belirsizleşmeye başladı, önümüzü görememeye başladık. Şimdi bugün bu otogarda okul tatili ve bayram öncesinde bizim bütün firmalarımız bakanlığa müracaat ederek ek servis yapabilmesi için müsaade isterdi. Şimdi kimsede bir şey yok. Çünkü bilet satamıyorlar. Niye? Geleceği görmediği için mazota ne kadar zam geleceğini bilmediği için o fiyatlara bile satmıyorlar. O fiyatları da belirleyen Ulaştırma Bakanlığı. 8 Nisan’da bize fiyatları belirlediler, fiyat verdik firmalara. Ama nisandan şimdiye kadar kaç tane zam geldi? 1 Haziran’da bakanlıktaki görüşmemizde, dedik ki ‘1 Nisan’dan şimdiye kadar bir sürü zam geldi. Mazot 26 liraydı o zaman, 28-29 oldu. Mazot farkının fiyatlarını alalım’ alamadık. Firmalar yüksek fiyatla kesmeye başladılar. Şimdi de ceza yiyor otobüs firmaları.
‘Böyle gidersek teker dönmeyecek’
Eskiden bu tarihlerde sömestr tatili geldiği zaman ek seferler olurdu. 1700-1800 bu otogardan otobüs çıkardı. Ve bayram geldiği zaman da 2 bin 500- 2 bin 700’e ulaşırdı. Bugün şu otogardan bin 230 sefer çıkıyor. Yani bu mazot zamlarıyla, eğer bu vaziyette gidersek teker dönmez, dönmeyecek.
‘Biletler 600-650 TL demeye biz de utanıyoruz’
Bir tek biz istemiyoruz. Ben bugün gazeteleri okudum halk da istiyor kendi otomobili için. Van’a giden bir otobüs bin litre mazot yakar, 8 bin lira gidiş geliş, Trabzon aynı vaziyette. Şimdi bunun altından nasıl kalkacak bu otobüs firmaları? Seferleri kıstılar, ikramları kıstılar. Biz de utanıyoruz yani. Biletler 600-650 lira Van’a dediğimiz zaman. Bütün öğrenciler memleketlerine gidemiyor. Utanıyoruz yani. Zam istemekten utanıyoruz. Ama yapacak bir şey yok”
Otobüs sahibi Muhammet Fatih Onyıldız
Onyıldız şunları söyledi:
Gelirler çok düşük. Çünkü benim aracım her gün sabit bodruma çalışıyor. Ben 05.00’da buradan kalkıp Bodrum’a iki günde bir çalışıyorum. Yani ayda 15 servis atıyorum. Bunu aya vurduğum zaman küçük bir sağlıyor. Ama o gelir aracın masrafını kurtarmıyor. Mesela benim Bodrum’a gidiş geliş, acımın yakıt masrafı 17 bin lira. Benim aracım buradan Bodrum’a dolu olsun, Bodrum’dan da İstanbul’a dolu olsun. Yani hiç indi-bindi olmasın, kargo gelirleri hariç hesaplayınca araca kalan para bin lira falan sefer başı. 3-4 yıl önce benim aracım mesela Sivas’a falan çalıştığı zaman araç 5 bin lira getirdiği zaman, bununla bir dahaki serviste depoyu doldurabiliyordum. Ama şu an bin liraya mazot alamıyoruz. Önceden gelen servis bir sonraki servisini bile kurtarıyordu. Ama şu an kazandığım para buradan Bursa’ya bile mazotunu karşılamıyor.
Geçen aya göre bakmanıza gerek yok. Bundan 3 gün öncesine göre de bakabilirsiniz. Mazota yeni bir zam geldi. Mesela benim aracımın deposu 500 yüz litre, mazota 2 lira zam gelince otomatikman giderim bin bin lira artıyor. Her zamda giderim artıyor. Depoya göre gidiyorsun. Zaten mesela benim aracım otobandan gidip otobandan geliyor. Otobanlar da git gel 2 bin küsur. Bundan ayrı otogar çıkışları var. Sürekli para, para ödemek başka bir şey yok. Yani ucu ucuna kurtarıyor. Mesela şuradan geçen kargolar, bunları alarak kurtarmaya çalışıyorsun.
Benim babam otobüsçü, dedem otobüsçü, ben okul okudum Ege Üniversitesi’nden mezunum ama mecburen şu an babamın işine bakıyorum, Türkiye şartlarından dolayı. Babam bile diyor ki, ‘Bu meslek can çekişiyor’ yani. Biz bile bu yazıyı bitirip otobüsleri satıp başka meslek deneyeceğiz. Dede mesleği, baba mesleği ama bırakmayı düşünüyoruz”
Peron sorumlusu Turay Arca yolcu olmadığı için otobüslerin kalkmadığını dolayısıyla yolcuların da mağdur olduğunu belirterek şöyle konuştu:
“Şu anda bu ekonomi otobüs sektörünü de vurdu. Zaten bugün taksicilerin kontak kapattığını duyduk. Bizler de iyiye gitmiyoruz. Bu zamlar yolcumuzu da etkiliyor. Hani 10-20 lira ekstra bir fiyat arttırması yapıyoruz ama onda da başarılı olamıyoruz. Yani çok zor günler geçiriyoruz.
Çok şükür pandemiden de iyi kötü çıktık ama bu zamlardan çıkamıyoruz. Eskiden rahmetli Ecevit vardı, zammı direk yüzümüze söylerdi. Şimdi artık zammı uyurken söylüyorlar. Bu tabii ki bizim çalışanlarımızı da etkiliyor. Bizi de etkiliyor. Asgari ücrete çalışan insanlarız. Nereye kadar bir geçim sağlayacağız? Şu anda gerçekten arabalarımızı gönderemiyoruz. Çünkü 15 yolcusu oluyor, ‘Ben bu yolculuğa gidemem, git- gel 12 bin lira masraf edeceğim. Ben gidemem’ diyor. Bu sefer ne oluyor? Yolcularımızı mağdur bırakmak zorunda kalıyoruz.
Zam yapılır tamam ama zammın da kendine göre bir şekli vardır. Adı üstünde uyurken zam mı olur? Sabah markete giriyorum 4 liraya gördüğüm şeyi yedi liraya alıyorum. Bu ne anlama geliyor? Gece operasyon yapılmış. Yani zam yapılmış”