İsmailağa Cemaati’ne bağlı Beşere Bedel Veren Dernekler Federasyonu’nun (İDDEF) Kur’an kursunda eğitim gören 8 yaşındaki erkek bir öğrencinin nitelikli cinsel istismara uğradığı ortaya çıktı. Mahkeme, kurs hocasına 39 yıl mahpus cezası verdi. Sanık ise, hakkındaki suçlamaları kabul etmedi.
Tarikat yurt ve kurslarında yaşanan çocuk istismarlarından birine ait açılan davada karar çıktı. İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya nazaran, 2006 doğumlu N. S.’nin ailesi, çocuklarının Kur’an öğrenmesi için yakınlarında bulunan bir kursa gönderme kararı aldı.
Sultangazi Sultançiftliği’nde 3 katlı bir binadan oluşan kurs, İDDEF’e bağlı faaliyet gösteriyordu. Kimi devir 100’e yakın öğrencinin bulunduğu kursta N. S. de 2014 yılının eylül-aralık devri gitti.
HABERİ DUYDU YAŞADIKLARINI ANLATTI
Dava belgesine nazaran N. S., kursa başladıktan birkaç gün sonra, kendisi ve arkadaşlarına Kur’an öğreten Gökhan Altun’un (34) nitelikli cinsel istismarına uğradı. Küçük çocuğa yönelik istismarın, 8 yıl sonra dava konusu olması ise, bir öteki istismar olayının televizyonda haber olması ile başladı. Annesinin, cinsel istismara maruz kalan bir kız çocuğunun haberini izlediğini fark eden N. S. odaya geldi. N. S. annesine, “Sana bir şey söyleyeceğim” dedi. Kardeşinin odadan çıkmasını isteyen N. S., yaşadıklarını annesine, dakikalar evvel izlediği habere gönderme yaparak, “Bana da oldu” diyerek anlatmaya başladı.
KİM YAPTI SORUSUNA ‘İDDEF’ YANITI
Annenin, kim yaptı sorusuna, çocuğun cevabı sadece “İDDEF…” olabildi. Bu esnada ağlamaya başlayan N. S.’yi sakinleştirmek için annesi ağır bir uğraş gösterdi. Anne, olayı öğrendikten birkaç gün sonra nasıl bir adım atacağını düşünmeye başladı. Anne, iki çocuğunu da psikiyatriste götürme kararı verdi. N. S., uğradığı istismarı tüm ayrıntıları ile psikiyatriste anlattı.
PSİKYATRİST GÜN GÜN TAKİP ETTİ
Psikiyatrist, anneye “Hemen şikâyette bulunun” dedi. 39 yaşındaki anne konutuna döndükten sonra görüştükleri psikiyatrist kendisini aradı ve şikâyette bulunup bulunmadıklarını sordu. Annenin, “Henüz bulunmadım” cevabı üzerine psikiyatrist olaya ait ihbarda bulundu. Polis takımları, savcılık talimatı ile harekete geçti. Aile ile temasa geçen polisler, bu kere şüphelinin izini sürmeye başladı.
MEZARLIKLAR MÜDÜRLÜĞÜ’NE GEÇMİŞ
Ancak, kuşkulu Gökhan Altun’un izini bulmak pek de kolay olmadı. Polisler, İDDEF ile temasa geçtiklerinde “Bu kişi çocuklara yönelik istismarda bulunduğu için bağımızı kestik” bilgisini aldı. Altun’un, Çekmeköy Mezarlıklar Müdürlüğü’nde çalıştığını öğrenen polisler bu bireye telefonla ulaştı. Altun, kendisini arayanların polis olduğuna inanamadı. Polisler, karakol içinde imajlı aradıklarında bu kişi teslim olacağını söyledi. Sultanbeyli’ndeki bir polis merkezine teslim olan Altun, soruşturmayı yürüten Sultangazi İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı grupların gelip kendisini almalarını bekledi.
EKİP OTOSUNDAKİ KELAMLARI TUTANAKTA
Altun takım otosuna bindirildikten sonra, argümana nazaran, burada kabahatini itiraf etti. Altun’un “Bir cahillik yaptım, ölmek istiyorum, beni vurun öldürün” tarafındaki kelamları, polis memurları Y. D. ve N. S. tarafından tutanak altına alındı. Tutanakta, bu kişinin, N. S. dışında 3-4 çocuğu daha istismarda bulunduğu tarafındaki tabirleri de yer aldı.
‘KARAKOLDA AZAP GÖRDÜM’
Halktv’den Dinçer Gökçe’nin haberine nazaran gözaltına alınan Gökhan Altun, geçen 31 Mart’ta tutuklandı. Yargılaması tutuklu bir biçimde yapılan Altun ise yaptığı savunmada, kendisine yönelik suçlamaların gerçeği yansıtmadığını belirtti. Altun, karakolda azap gördüğünü bu nedenle karakol tabirinin dikkate alınmaması gerektiğini kaydederek “Ben katiyen hatamı itiraf etmedim, bu türlü bir beyanda bulunmadım” dedi. Olayın geçtiği İDDEF’e bağlı kursta, eğitmenliğin yanı sıra paklık işlerini de yaptığını anlatan Altun “Mağdurun annesi ve babasıyla da tekraren karşılaştık. Vicdanlarına sesleniyorum: Bende bugüne kadar bu türlü bir davranış görmüşler mi söylesinler ben mutlaka mağdura yönelik bu türlü bir aksiyonda bulunmadım” dedi.
O KELAMLAR DURUŞMAYA DAMGA VURDU
N. S., ise mahkemede, psikolog eşliğinde yaptığı anlatımda kendisine yönelik istismarı tüm ayrıntıları ile anlattı. Altun’un, namaz kıldıkları odanın kapısını kilitleyerek kendisini istismar ettiğini anlatan N. S., bu kişinin kendisine “Kimseye anlatma. Seni öldürürüm. Derslerden sana eksi veririm” dediğini anlattı. N. S.’nin annesine söylediği ve bu kişinin de mahkemede anlattığı cümleler ise duruşmaya damga vurdu. Anne, çocuğunun, başına gelenleri kendisini anlattıktan sonra “Anne Allah yok. Allah olsaydı, Allah’ın konutunda kimse bana bu türlü bir şey yapamazdı” dediğini anlattı.
CEZA EN ÜST SONDAN VERİLDİ
Yapılan yargılama sonrası mahkeme kararını verdi. Mahkeme, Altun’a, 12 yaşından küçük çocuğa yönelik nitelikli cinsel istismar cürmünden, üst hudut olan 30 yıl mahpus cezası verdi. Altun’a ayrıyeten, kişiyi hürriyetinden alıkoyma cürmünden da 9 yıl mahpus cezası verdi. Sanık avukatları, kararı İstinaf Mahkemesi’ne taşıdı.
‘KAMU FAYDASINA ÇALIŞAN DERNEK’ STATÜSÜ ALDI
Bu ortada, İDDEF’in sitesinde yer alan bilgilere nazaran, federasyonun temeli, İsmailağa Cemaati’nin geçen yıl vefat eden başkanı Mahmut Ustaosmanoğlu’nun önerisi ile 2004’te atıldı. 2009’a gelindiğinde 45 derneğin bir ortaya gelmesi ile federasyon kuruldu. 55 ülkede faaliyet gösteren İDDEF, Cumhurbaşkanı Erdoğan kararıyla 29 Kasım 2022’de ‘Kamu faydasına çalışan dernek’ statüsü elde etti.