Masumiyet Müzesine 6 yeni eser eklendi

Kitabın 33, 61, 62, 75, 76 ve 77. bölümlerini ifade eden yeni eserler, 5 aylık çalışmanın sonunda tamamlandı.

Pamuk, müzenin açılışının 10. yılı dolayısıyla hazırlanan eserlere ilişkin düzenlenen toplantıda, Masumiyet Müzesi’nin aynı isimli romanıyla ilgili olduğunu belirterek, “Müzede, romandaki kahramanların kullandığı eşyalar, resimler, hayaller ya da onların havasını gösteren şeyler sergileniyor.” dedi.

Müzeyi kurmaya, 17-18 yıl önce henüz romanı yazarken karar verdiğini dile getiren Pamuk, kitaptaki her bölüme özel bir eser hazırlandığına işaret etti.

Pamuk, müzenin, sonrasında kurulan Masumiyet Vakfına bağlandığını anlatarak, “Müzemiz bilet fiyatlarıyla ayakta duruyor. Hatta kar ediyor. Bu karı cebime atmıyorum. Bu yıl olduğu gibi müzeyle, sanatsal işlerle ilgili yeni kutular yapıyoruz. Kutuların replikalarını yapıyoruz. Vakfımız kar ediyor. Masumiyet Müzesi açılana kadar cebimden para verdim ama açıldıktan sonra hiç para koymadım. Bununla da övünüyorum.” ifadelerini kullandı.

MÜZEYİ 10 YILDA 285 BİN KİŞİ ZİYARET ETTİ

Müzeyi 10 yılda 285 bin kişinin ziyaret ettiğini bildiren Pamuk, ziyaretçilerin yaklaşık yarısının yabancı olduğunu belirtti.

Kitaptaki ücretsiz biletin 36 bin kişi tarafından kullanıldığını dile getiren Pamuk, en sevdiği kitabının Masumiyet Müzesi olmadığını da söyledi.

Müze açıldığından bu yana geçen 10 yılda dünyada da tanındığını anlatan Pamuk, şunları kaydetti:

“Pek çok ünlü geldi. 2014’te Avrupa Yılın Müzesi oldu. Bizden sonra Amsterdam’daki Rijks Müzesi aynı ödülü aldı. Bizden evvel Louvre Müzesi yaptığı renovasyondan dolayı ödül aldı. İkisi arasında ödül aldık. Çok şeref duyduk. Umberto Eco’dan Nobel Ödülü almış Mo Yan’a kadar pek çok kişi geldi. Önümüzdeki 10 gün içinde bizden randevu aldı, dünyanın en ünlü sanatçılarından Jeff Koons gelecek. Entelektüel dünyadan müzemize büyük bir ilgi var.”

Müzede yer alan eşyaların bulunduğu camekanlı kutulardan 40’ının replikasının yapıldığını belirten Pamuk, bunların Çin’de 5 yıl, 5 şehir ve 5 müze gezdikten sonra buradaki müzelerden birinde daimi kalacağını bildirdi.

“BU SEFER BİR MÜZE YAPMIYORUZ AMA OYUN KAĞIDI YAPIYORUZ”

Orhan Pamuk, müzenin başküratörünün kendisi olduğunu söyleyerek, şöyle konuştu:

“Belki de gençliğimde, 22 yaşıma kadar ressam olmak istediğim için, yazdığım bir romana tekabül eden, onu resimleyen, illüstre eden değil tekabül eden, onunla bir ilişkiye geçen bir şey yapma işini (romana) koymayı seviyorum. Şimdi bir roman yazıyorum. Adı ‘Kağıt Oynayanlar.’ Kağıt oynuyorlar. Gelecek romanımı da tanıtmak için konuşuyorum. Yabancı kaynaklı oyun kağıtlarıyla oynuyorlar. Kahramanlar, hikayenin bir yerinde aralarında konuşurken ‘Ya biz bunun neden yerlisini yapmıyoruz? Buradaki papaz dediğimiz kral yerine biz de padişah yapalım. Kraliçe yerine biz de hanım yapalım.’ diyorlar ve oyun kağıdı üretiyorlar. Oyun kağıtlarını nasıl ürettikleri romanımın hikayesi ama ben o oyun kağıtlarını da yapıyorum. Bu sefer bir müze yapmıyoruz ama oyun kağıdı yapıyoruz.”

Gelecek dönemde bir film yapacağını ve bunu müzedeki ekranlardan sunacağını anlatan Pamuk, “Yukarıda iki ekran var. Biri, Kemal Füsun ile romanın son bölümünde buluşunca, otel odasında çok sarhoş olup bir de sinek görüyor masanın üzerinde. ‘Kafamda, içkili, sinekli, sürrealist bir film var.’ gibi bir cümle var. Kemal’in kafasındaki filmi yapmak istiyorum. Bilen teknik adamlarla böyle bir film yapmak istiyorum. O filmi önemsiyorum ama şimdilik ona girişmiyorum. 6 saatlik ya da normal bir film değil. Ya da bakarsınız öyle bir şey yaparım. Masumiyet Müzesi projesi bitmez.” ifadelerini kullandı.

Bir romandan esinlenerek hayata geçirilen ilk müze olan Masumiyet Müzesinde, 1950’li yıllardan itibaren İstanbul yaşamına dair ayrıntılar ve o dönemi yansıtan çeşitli objeler dikkati çekiyor. Romandaki 83 bölümü temsil eden her bir eşya, resim ya da fotoğraf, camekanlı vitrinlerde ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir